2 Şubat 2016 Salı

Katar'da artan benzin fiyatlari....

Malum dunya piyasalari petrol fiyatlari nedeni ile uzun zamandir bir dalgalanma yasiyor. 2014'te 120-130USD olan petrolun fiyati bugun 30USD cevresinde olunca elbette ozellikle petrol ureticisi olan ulkeler ve ulke ekonomileri bundan fazlasiyla etkileniyor.

Her ne kadar Katar dunyadaki ana petrol ureticisi olan ulkelerden biri olmasa dahi ulkenin en onemli gelir kaynagi dogal gaz oldugu icin direkt olarak etkilenmekte. Doğal gaz ve petrol, tüketimde birbirlerinin ikamesi iken; üretimde birbirlerinin hem ikamesi hem de tamamlayıcısıdır. Öte yandan artan petrol talebiyle birlikte fiyatlardaki bir artış, daha fazla sondaj ve iş gücü talebini beraberinde getirerek bu girdilerin maliyetini artırmakta ve bu girdilerin kullanıldığı doğal gaz üretimini aşağıya çekmektedir. Başka bir durumda ise, artan petrol talebi ve fiyatı, petrolle birlikte rezervuarlardan çıkarılan doğal gaz üretimini artırarak doğal gaz fiyatlarının düşmesine neden olabilmektedir.
Doğal gaz ve petrol fiyatlarının ilişkili olmasına yol açan bir başka faktör ise LNG denilen sıvılaştırılmış doğal gazdır. Katar dunyanin en buyuk LNG ureticilerinden biridir ve LNG kontratlarının çoğu petrol fiyatına endekslenmiştir. Dolayısıyla petrol fiyatlarındaki bir artış, doğal gaz fiyatlarındaki bir artışa karşılık gelmektedir yada dusus dogal gaz  fiyatlarinda bir dususe neden olmaktadir.
Bu dogrultuda bu yilin Ocak ayinda Katar ulke icerisinde satilan benzin fiyatina 30% oraninda bir zam yapti ve benzinin litresi 1 Katar Riyalinden 1.30 Katar Riyaline yukseltildi. Elbette bu rakamlar Turkiye gibi dunyanin en pahali benzinlerinden birini kullanan ulkeler icin hala saka gibi ancak Katar'da uzun senelerdir benzin fiyatlari stabil oldugu icin bu alisilagelmis bir durum degildi.  Aslinda tum Korfez ulkeleri ayni uygulamayi yapmaya basladilar ve benzin fiyatlarina belli bir artis yapildi. Katar cografi olarak cok duz ve kucuk bir ulke ve bu dogrultuda her turlu ulasim karayolu ile yapiliyor. Ozel araba sayisi cok fazla ve araba satin alma cok kolay ve elbette karsilastirmali olarak ucuz. Dunya Bankasi verilerine gore satinalma gucu en yuksek ulkelerden biri oldugu icin benzene yapilan 30% zam ulkede cok da buyuk bir sok yaratmadi ve isin dogrusu simdilik hersey eskisi gibi devam ediyor.  Gelecek gunler ne gosterecek hep birlikte gorecegiz.

30 Ocak 2016 Cumartesi

Katar'da bir Hint dugunu

Katar 2,5 milyon nufuslu bir ulke...bu nufusun 40%' lik bir bolumunu ise Hint ve Hint alt kitasi ulkelerinin vatandaslari olusturuyor. Dolayisi ile ulkede cok net bir Hint hakimiyeti var.

Dun gece 5 yildan bu yana benim yanimda calisan Hint'li bir is arkadasiminin kizinin dugunune davet edilmistik. Elbette davete icabet etmek gerektiginden ailecek gittik. Dugun bizim Al Khor Community'de Al Waha klubun Balo Salonundaydi. Leyla ilk defa boyle bir organizasyona gidecegi icin cok heyecanliydi. Isin dogrusu gitmeden hediye olarak ne alinir yada alinir mi bir baktik ve genelde Hint dugune hediye goturuldugunu ogrendik. Ilkay'in secimi ile bir Kristal tepsi'de karar kildik. Dugun saat 18.30'da basliyordu ve bizde 18.50 gibi orada olduk. Giris kapisi buyuk kirmizi-beyaz renkli kurdeleler ile kaplanmis ve oradan salona dogru ilerliyorsunuz. Leylanin ve Ilkayin alinlarina hemen bindi yapildi ve salona girdik. Kapidan girince bizi gelinin annesi karsiladi. Nikah ve dini tum islemler Hindistan'da yapildigi icin aslinda bu bir tur resepsiyon gibi bir torendi. Damat ve Gelin salonun bir ucunda kurulan platformda tebrikleri ve hediyeleri kabul ediyorlardi. Elbette bizde kirmizi hali uzerinde yuruyerek hem geline ve damada hemde gelinin anne ve babasina tebriklerimizi ilettik. Hem gelin hem damat Hindistanda tip okuyup doktor olma yolundalar. Klasik fotograf cekimi ile yerimize gectik.

Ogrendik ki Hint dugunlerine zamaninda gelmek pek matah birsey degilmis. Biz baslangictan 20 dakika sonra gelmis bile olsak salon daha bos sayilirdi. Oturduk ve bekledik. Bizimle beraber Community'den tanidigimiz bir arkadas ve daha sonrada okuldan tanidimiz bir baska cift'de gelince en azindan masada konusma oldu. Bizden daha sonra uzun uzun tebrik kuyruklari oldu. Herkesin hem hediyesini verip hem fotograf cektirmeside bayagi bir uzun surdu. Biz  salona girdimizde sahnede Hint'li genclerden olusan  amator bir orkestra bir seyler caliyordu.Isin dogrusu bana biraz bayici bir muzik geldi. Toreni yoneten bir Master of Ceremony(MOC)var.Ilk olarak gelinin babasi sahneye cikip kisa bir tesekkur konusmasi yapti. Tebrik surerken sahneye surekli birileri cikip ya gelin ve damat ile ilgili bir ani anlatti yada ozel bir tebrik mesaji iletti. Yanlizca bir kisinin 20  dakika kadar ve Hint'ce konusmasi salonda bir bayginti havasi yaratti diyebilirim.Kim oldugunu ve ne soyledigini hic anlamadik.  Sahnede kurulan barko vizyonda ciftin Hindistandaki dini torenlerini seyretmek isin dogrusu gecenin en eglenceli kismiydi.Farkli ve renkli bir kultur.Ritueller uzerine kurulu bir yapi.Gosteris demek dogru olmayabilir ancak yapilani gostermeyi ozellikle kendi icerisinde seven bir toplum Hint toplumu.




Gecede bir baska nokta ise kadinlarin kiyafetlerinde ne kadar ozenli olduklari fakat bunu yaninda erkek davetlilerin ise ne kadar ozensiz ve gunluk kiyafetler ile geldiklerini gormek oldu. Hintlilere ozgu o guzel yerel kiyafetleriyle bile degillerdi. Erkelerdeki bu ozensizlik hepimize cok ters ve garip geldi.

Katar'da hic dugune gitmemistik. Sonucta yaklasik 2 saat kaldik.Yeni bir suru sey gorduk ve ogrendik.Leyla icin hatirlayacagi bir deneyim, bizim icinde guzel bir ani oldu.Gelin ve Damat'ta umariz mutlu bir beraberlik yasarlar.
 

28 Aralık 2015 Pazartesi

Tembel bir blog yazari....

Bir baktim ki en son yaziyi neredeyse 3 yil once yazmisim. Boylece  bir blog yazarinin aslinda bu isi yari zamanli yada keyfi olarak degilde gercekten tam zamanli ve duzenli yapmasinin verim yarattigini gormus oldum. Benim yaptigim ise tam bir tembel isi oldu.

3 yil elbette normal insan hayatinda cok uzun bir sure. 1095 gun veya 26280 saat. Ama geriye donup baktigim anda aslinda ne kadar cabuk gectigini goruyorum. Insanin hayatinda birde cocuk var ise bunu gozlemlemek cok daha kolay oluyor. Leyla bugun 9.5 yasinda ve 5.sinifa gidiyor. Biz hala Katar'dayiz. Buraya tasinali 4.5 sene oldu. Ayni evde oturuyoruz.  Tek degisiklik isimde terfi almam ve Bolum Baskan Yardimciligindan Bolum Baskanligina gecmem oldu. Elbette daha cok calisma, daha cok stress ve daha cok sorumlulukta beraberinde geldi ama bu hayatin her alanindaki degismez gercegi. Dolayisi ile olaylar ve insanlar hayatin hizini cok net onumuze koyuyor. Firsat bulup bakabilirsek...

Buradaki expat hayatimiza fazlasiyla alistik. Daha dogrusu hayat artik klasik expat mantiginda akmiyor bizim icin. Elbette farkli ve degisik hisler icerisinde olabiliyoruz zaman zaman. Bazen depresif bazen ucan kelebek. Gun gelecek baska bir ise, belki baska bir ulkede belki Turkiyede gidecegiz ve dolayisi ile burayi birakacagiz belki ama bugun icin yasadigimiz sehir Al Khor ve yasadigimiz compound bizim evimiz oldu. Expat hayatta hic bir seye tam sahip duygusu icerisinde olamiyorsunuz ama bu hislerde her seyin odenecek bir bedeli oldugunun ispati.

Begenin yada begenmeyin, elestirin yada elestirmeyin ancak Katar bir cok acidan bu cografyada calisacak ve yasanilacak en sakin ulkelerden biri olarak duruyor. Geldigimiz 2011 yilinda boyleydi ve bu gecen sure icerisinde de bolgede olusan binbir turlu karisikliga ragmen konumunda herhangi bir degisiklige ugramadi.Elbette bizler gibi farkli hayatlardan farkli sosyal ortamlardan gelenler icin hersey toz pembe degil. Elbette dogdugun yerden, ailenden  uzakta yasamanin getirdigi zorluklar var ama kimse de bizi burada zorla tutmadigina gore cok fazla elestirmeye kalkmak akillica olmuyor.Hayatimin her gunu sukur demeyi fazlasiyla ogrendim.

Katar Turkiyede son donemlerde cok populer ve bilinirligi artan bir ulke.Turkiye Katar da uzun donemdir cok bilindik ve sicak karsilanan bir ulkeydi ve son zamanlarda bu iyice artti. Ozellikle bu senenin Turkiye senesi olmasi ve artan aktiviteler ile Turk olmak benim gozumden cok pozitif bir anlam tasiyor, Gecen hafta bir alisveris merkezinde bir elektronik magazasi icin anket yapan anketor bir kiz bile Turkiye yi ne kadar sevdigini anlatip durdu.Artan iliski duzeyini bazi alanlarda iyice farkediyorsunuz. Marketlerde  Kemal Kukrer nar eskisi yada Pinar Light beyaz peynir  gibi turk mallari bol bol bulunuyor.Meyve sebze de daha ancak limon ile girebildigimiz bir pazar Katar bazen de greyfurt. Rusya ambargosu belki farkli yansir Katar pazarina..Mado 2 subesi ile , Emirgan Sutis simdilik tek subesi ile acildi gectigimiz donemde.Her ikiside cok cok iyi gidiyor gibi gozukuyor. Yeni acilan tum alisveris merkezlerinde kesin 1 yada 2 Turk markasi mevcut. Muhtesem Yuzyil sergisi Turkiyeden sonra yurtdisinda ilk defa Katar da acildi. Candan Ercetin W Hotel de 2 ayri konser verdi.

Degisime ugramayan bir goruntu ise yol ve yapi insaatlari. Buna birde gecen sene baslayan metro insaatini eklersek goruntuyu tahmin etmek cok zor olmasa gerek.Gerek ust yapi gerek altyapi olarak Katar uzun zamandir kendisini yeniliyor. Buna hem su aralar fazlasiyla tartisilan 2022 Dunya Kupasi sahipligi hem de ulkenin gercek ihtiyaclari neden olsada herkes bu goruntuye alismis durumda. Doha Corniche'te Divan onundede ayni manzarayi gorebiliyorsunuz Al Khor ana cadde uzerinde de..Buyuk kirmizi-beyaz yol dubalari gozunuzden gitmiyor.Bazi projeler gercekten sizin bekleldiginizden cok daha uzun surede sonuclaniyor ve sasiriyorsunuz.

Degisen kuresel iklim bana gore Katar' da da kendini bir sekilde gosteriyor. Mesela col ortasinda yasayinca yagmur sesi duymak cok garip geliyor ve yagsa ne olur ki diyorsunuz toprak hemen ceker ama kazin ayaginin oyle olmadigini bu sene gorduk. Kasim ayinda yagmur nedeniyle okullar 1 gun tatil edildi. Ozellikle Doha buyuk dert yasadi. Gecen hafta ise yaklasik 2 gun yagmur durmadan yaginca bazi altyapi ve hatta ustyapilarin ne kadar hazirliksiz oldugunu tekrar gosterdi.Ama dogrusunu soylemek gerekirse benim gibi yagmuru ve soguk havayi tercih eden biri icin cok guzeldi.

Kisacasi Katar bizim evimiz olmaya devam ediyor . Umarim 2016 da son 3 senedir gibi tembellik yapmam ve yazilarima devam ederim.Simdilik hoscakalin...




 

2 Ocak 2013 Çarşamba

Gunesli bir Yilbasi..

Bugun 2 Ocak...
Harika bir gunes var Al Khor'da.Icinizi isitan bir yil baslangici.Babam 'Katar'a gunessiz hava yakismiyor' demisti bir kere.Gercekten cok dogru. Alisiyorsunuz ve sabah kalkinca pencereden gunes gormemek insani bir garip hissettiriyor..

Yeni yila kucuk aile seklinde Sharq Spa and Village otelinde girdik.Otel Doha'da ve yatay bicimde insa edilmis ve Ritz Carlton tarafindan isletiliyor.
Gecen yilda ayni yerdeydik. Degisik yerler gormeyi ve farkli heyecanlar yasamayi her ne kadar sevsemde bu konuda biraz tutucu davranmisiz galiba.Aslina bakacak olursaniz kurulu bir beklenti icersisinde yilbasi kutlamalarindan oldum olasi hazzetmem.Eglenecegiz, kopacagiz bu aksam gibi bir dert icerisinde hic olmadim. Hatta spontane gelisen yilbaslarinda hep daha cok eglendim.Ama  disarida gecirilecek bir yilbasiprogrami icerisinde cocugunuz olunca vaziyet farkli bir yon aliyor.

Sharq Otel harika bir mutfak ve dolayisi ile super bir acik bufe sunuyor, ozellikle yilbasi aksami. Servis beklentilerin ustunde.Bu sene gecen yila gore daha kalabalikti.Her turden insani gorebiliyorsunuz. Katardaki batili yabancilar, hintli gruplar, yerel kiyafetleri ile Araplar yani Katardaki nufusu olusturan her toplum yilbasini kendine gore kutluyor.Maskeleri ile, sapkalari ile, gurultu cikaran farkli oyuncaklar ile saat 12.00 de tipik geri sayim oteldeki herkesin toplandigi alanda yapiliyor ve tavandan renkli balonlar yagiyor.Leyla en cok bu bolumu ve balonlari  toplamayi seviyor.



Leylanin bu saate kadar kalabilmesi bile buyuk basari oldugu icin bizde biraz daha zaman gecirip
otelden ayrildik.
Gece yollar her zamanki gibi sakindi. Doha ve Kornis (yani bizdeki anlami ile Kordon) ozellikle geceleri harika bir seyir veriyor. Isiklandirilan koca binalarin denize yansimasi ve kapkara ama yildizli gokyuzu insani gercekten sariyor. Ocak gunu cam acik araba kullanirken gecenin serinligi ve havanin tazeligi insani kendine getiriyordu. Leyla ise -kendi deyisiyle en arka koltukta-kirmizi yastigi ile coktan uykuya dalmisti bile.

1,5 senedir Katarda yasiyoruz. Yeni seyler ogreniyoruz, yeni tecrubeler kazaniyoruz, yeni insanlarla tanisiyoruz...Elbette Istanbulu ozledigimiz zamanlar, keske orada olsaydik dedigimiz anlar oluyor. Ama hayatimizi Katar'da surdurmeyi seviyoruz ailecek.


 

23 Aralık 2012 Pazar

Katar'da 1.5 yil


Zaman ucarak geciyor istesenizde istemesenizde...Dolayisi ile elimizde olmayan bir kontrol icerisinde yasiyoruz.Katar'a tasinali yaklasik 1,5 yil olmus. Nasil gecti, ne yaptik, ne ettik gercekten geriye donup baktigimizda pek anlamiyoruz.

Aylardan 2012 Aralik ve bir haftaya kadar bir yil daha devriliyor. Tahmin edeceginiz gibi Katar geleneksel olarak yeni yil kutlamasi yapmiyor ancak butun alisveris merkezleri, oteller, magazalar isil isil ve susler icerisinde. Garip ama gercek.Yerlesik nufusunun yaridan fazlasi musluman olmayan ama musluman bir ulkenin toplumsal dinamikleri boyle calisiyor. Oteller Noel ve yeni yil aktiviteleri ile dolu.Dolayisi ile hem Noel hem yeni yil bir sekilde kutlaniyor. Gunluk hayatin icerisinde olmadiginiz zaman disaridan anlamasi zor geliyor ama komik bir paradoks aslinda bu. Katar Milli Gunu'de 18 Aralik oldugu icin Aralik ayinin son 2 haftasi tam bir kutlama donemi olarak geciyor. Her taraf isil isil ve beyaz bordo renkli Katar bayraklari ile dolu.18 Aralikta bende arabama Katar bayragi taktigimi soylemeliyim.
Katarin son yillardaki gelisimi ve gerek bolgede gerek dunyada artan onemi ve populerligi tamamen mevcut Emir alisilmis Arap yonetimlerinde pek fazla gorulmeyen vizyonerligi ve planlamadaki basarisindan kaynaklaniyor.Dolayisi ile toplum Emir Seyh Hamad Bin Khalifa Al Thani'ye gercekten cok sey borclu.

Katar benim hayatimda farkli damak zevklerinide beraberinde getirdi.Hint mutfagi ile aram her ne kadar cok uzak olmasada artik iyice yakinlasti mesela...Baharat zaten cok severdim ancak simdi yogun seviyorum ozellikle aci biberleri..Lubnan mutfaginin ne kadar zengin ve aslinda bizim Antakya-Hatay ve belkide biraz Antep mutfaginin bir ornegi oldugunu ogrendim.Ancak cok enteresan olan bir durum var Katarda: Kebap kulturu elbette var fakat kebap bizdeki usul ile yani farkli yogurulmus koftelerden degil yanlizca farkli pisirilmis etlerden olusuyor.Dolayisi ile cesit az.Ve bana gore en buyuk eksiklik dogru duzgun lahmacun yok.Yemek kulturu yogunlukla et ve ekmek uzerine olan bir bolgede nasil lahmacun yapilmiyor anlasilir degil.Yaptigini iddia eden Turk kokenli restoranlar var ama oradakilerede lahmacun demek pek dogru degil. Donere benzeyen ancak pekde ayni olmayan birde Shwarma'miz var..
Bu arada Katar bir deniz urunleri cenneti.Yani baligi bol. Elbette bizim denizlerin baliklari ile karsilastirma yapmak insafli olmaz ama yinede Hamur baligi ( Hamour Fish), Kral baligi( King Fish ) gibi lezzetli baliklari ve harika kalamar ve jumbo karidesleri var. Petrol ve dogalgazdan once Katarin ana gelir kaynaginin balikcilik ve inci uretimi oldugunu goz onune alirsak balik cesitligini daha iyi anlariz diye dusunuyorum.

Gundelik hayatta sokak kulturu belki hava kosullarindan belki gelenek ve goreneklerden dolayi cok yogun degil. Buna ragmen disarida oldugumuz ve cok keyif aldigimiz bolgeler var. Katarda gundelik yasam evlerde geciyor. Geleneksel bir Katar evinde ' Majlis' yada bizim deyisle 'Meclis ' en onemli bolumu olusturuyor. Ozellikle Katarli ailelerin oturdugu evlerin bagimsiz villalardan olustugunu soylemekte yarar var. Bu villalarinda Batili anlayista yapilan kucuk ama cok katli olmadigini soylemek lazim. Katar aileleri genellikle genis aileler oldugu icin yasanilan evlerde cok buyuk, cok genis ve genelde iki yada uc katli oluyor.Dolayisi ile Meclis'ler ya ana binadan ayri ve onde yada bina icersinde cok genis bir alanda yer aliyor. Meclis ev erkeklerinin misafirlerini karsiladigi ve agirladigi bolum. Izzet ve ikram surekli olarak yapliyor ancak evin ozel hayatina saygidan dolayi hic bir sekilde icerideki hayata mudahale edilmiyor.Bu gelenek yalnizca Katarda degil ancak tum Korfez bolgesi ulkelerinde cok onemli ve gecerli.

2012 icin Katar'dan simdilik bu kadar...


 

12 Kasım 2012 Pazartesi

Biraz Disneyland az Paris....

Anne-baba olunca elbette tatillerde seyrini ve seklini degistiriyor.Bayram tatili Katarda da uygun zamana ve okulun ara tatiline denk gelince bizimde rotamiz Disneyland Paris oldu.

Katardan Fransaya gitmek ya Katar Havayollari ile direkt yada farkli havayollari ile aktarmali ucuslar ile oluyor.Sure assagi yukari 8 saatlik toplam bir ucus ancak aktarma yaptiginiz ulkeye gore degisiyor.Bizim tarihimize Amsterdam aktarmali KLM cok uydugu icin KLM ile gercekten cok rahat ve dakik bir ucus yaptik.Ancak Amsterdam Schiphol Havaalani o kadar buyuk bir alan ki indigimiz terminalden transfer yapacagimiz terminale yurumek yaklasik 20 dk surdu.Dolayisi ile herhangi bir aktarmayi kacirmamak icin bu sureyi iyi ayarlamak gerekiyor.Fransaya giris icin pasaport ve vize kontrolude Hollanda'dan yapliyor bu arada hatirlatmak lazim. Daha sonra yaklasik 1 saatlik bir ucus ile Paris Charles De Gaulle havaalanina indik ve direkt ciktik.

Her ne kadar hazirlikli gitmis olsak dahi Katar ile Fransa arasinda Ekim sonu Kasim basindaki sicaklikta yaklasik bir 20 derecelik fark vardi.Acikca soylemek gerekirse bana soguk hava iyi geldi.Charles De Gaulle'den otele gitmek cocuksuz olunca metro ile cok kolay ancak biz taksiyi tercih ettik.Istanbul haric hicbir buyuk sehirde benim karsi yakanin soforuyum bilmem abi muhabbeti olmadigi icin adresi verdigimiz sofor bizi 40 dakika da otelimizin kapisina birakti.Havaalani sehir arasi asagi yukari 40-60 Euroluk bir mesafe.Pariste taksi soforlerine 10%  kadar bir " pourboir\ bahsis' birakmayi unutmamanizida hatirlatayim. Saint-Benoit da okurken ilk hazirlik sinifi kitaplarimizda bile vardi bu.

Kaldigimiz Hotel Le Six ,Saint-Michel Bulvarinda tipik Paris yapisi eski bir bina ve butik bir oteldi. Ben Fransizca konussam dahi calisanlarin neredeyse hepsi Ingilizce biliyorlardi.Leyla oteli pek sevdi.Sabah erken giris yapmamiza ragmen odamiz hazirlandi ve Fransada cok alisik olmasanizda ikram kahvalti dahi verildi. Elbette kisa bir bavul acma merasimi ve dinlenmeden sonra kendimizi sokaklara attik.

Bir sehir bana gore yuruyerek gezilir.Ozellikle Pariste ya bol bol yuruduk yada bol bol metroya bindik.Metro 14 tane ana hatti olan bir sistemden  olusunca sehir icinde ve disinda here yere rahatlikla gidebiliyorsunuz. Ne trafik ne soguk sizi etkilemiyor. Leyla bile alisti ve ses cikarmaz oldu. Metro icin elbette 5 gunluk bir Paris Visite karti aldik.Bu gercekten cok cok yararli ve her seferinde yaninizda bozuk para tasimanizi gerektirmeyen bir kolaylik.Her metro istasyonundan alabilirsiniz.
Disneyland Parisin dogusunda.Metro ve RER kombinli bir yol ile gitmek mumkun.Asagi yukari 45-50 dakika suruyor ve Marne La Valle istasyonunda iniyorsunuz.Metroyu beklerken Leylanin hatirlatmasiyla yanlis tarafa gitmemek icin vagonun onunde-yaninda Micky damgasina baktik.Istasyon zaten Disneyland'in icine cikiyor. Hernekadar onceden on-line bilet almak mumkun olsada biz bileti giseden aldik ve macera basladi.Biletinizi gunluk yada 2 gunluk alabiliyorsunuz, tamamen size kalmis.

Bana bugun Disneyland bir kelime ile anlat diye sorarsaniz 'Kuyruk' soyleyecegim tek kelime olur.Her ne kadar bazi aktivitelerde on basvuru ile kuyruk beklememe imkaniniz olsa bile bu aktivitelerin sayisi o kadar az ki cok bir anlam ifade etmiyor dolayisi ile gun icerisinde zamanin buyuk bir bolumu kuyrukta bekleyerek geciyor. Biz gitmeden Leylanin istekleri dogrultusunda bir plan cizmistik ancak dogrusu iceri girince bu plan pek ise yaramiyor cunku tamamen kopuyorsunuz.
Disneyland 2 ana bolume ayrilmis: Disneyland Park ve Walt Disney Studios Park. Tercihiniz ne ise ona gore yoneliyorsunuz. Disneyland Park tam ama tam bir renk ve gurultu cumbusu. Cok buyuk ancak cok iyi tasarlanan ve icerisinde kaybolmayacaginiz bir alan. Disneyland Park 5 ana bolumden olusuyor: Main Street USA, Fantasyland, Frontierland, Adventureland ve Discoveryland. Hepside temalari ile ilgili bir oyun ve aktivite iceriyor.Gercekten bugune kadar cocukluktan beri hayatimizda olan karakterler ile ilgili kocaman bir dunyanin icerisine giriyorsun.Micky nin Leyla ile resim cektirme sahnesini ve Leylanin yasadigi soku hic unutmayacagim.


Hava cok soguktu ama harika bir gunes vardi ve aksama kadar icimizi isitti. Disneyland icerisindeki yemek olanaklari cok ama isin dogrusu ben kalitesinden pek memnun kalmadim. Kuyruklar ve beklemek restaurantlarda da mevcut ve elbette bu kadar kalabalik icin ne gibi bir kalite yaratilir o isin baska boyutu ama en azindan karninizi doyurabiliyorsunuz.
Walt Disney Studios Park ise baska bir hikaye.Hepimizin TV den bildigi diziler, setler, dizi karakterleri vs. bunlarla dolu bir mekan. Ancak bir nokta var ki soylemeden gecemeyecegim:Hollywood Tower Hotel.Yaklasik 30 dakika kuyrukta bekledik.Toplam aktivite 3-5 dakika surdu.Bunun 1 dakikalik bolumu benim hayatimdan muhtemelen 1 ayi goturdu. Gozlerimi kapattim,zaman gecsin ve buradan cikalim dedim.Detaylandirmayayim.Deneyin gorun....
Aksamuzeri Disneyland Park'ta tum karakterlerin arabalarin uzerinde yada yolda yurudugu bir kortej gecisi oluyor. Cok renkli, keyifli ve gercekten iyi tasarlanmis bir gosteri. Dilerseniz sizde kortejin sonunda peslerine takilip yuruyebiliyorsunuz. Bunu kesinlikle kacirmayin derim.

Tema pazarlama konusunda Amerikalilarin eline hic kimsenin su dokemedigini Disneyland Paris bana bir kere daha kanitladi.

Disneyland cikisinda aksam saat 20.30 du ve yine metroyla sehre donduk.
Eger sehir hayatini daha dogrusu sokak hayatini seven bir insansaniz Paristen keyif almamanin imkani yok.Her sokagi her kafesi ayri bir haz veriyor.Bir suru farkli nedenden seviyorsunuz bu sehri ama bu nedenlerde baska bir yazinin konusu olsun..



 

18 Ekim 2012 Perşembe

Berber Suleyman, Fenerbahce ve Voleybol

Fenerbahce benim icin yalnizca bir futbol takimi degil.Hic bir zamanda olmadi.Fanatikmiyim ?Muhtemelen  degilim ama gonulden bagli olduguma yogun bir elektrik hissederim her zaman. Hafta basindan  beri Doha'da Dunya Kulupler Sampiyonasi oynaniyor. Fenerbahce bayan Voleyball takimida burada.Dun ailece maca gittik.Maclar Aspire Dome salonunda oynaniyor.Isin dogrusu Katarda ozellikle yerel halkin Voleyball ile ilgisi pek yok.Varsa bile belki TV basinda kalmis.Dolayisi ile harika bir salon olamsina ragmen dun bostu.Salonda gerek oturma duzeni gerek saha izleme acisi, gerek koltuklar gercekten konfor ve ferahlik veren bir yapida. Kizlar dun Kenya Prisons takimi ile oynadi ve cok rahat bir sekilde 3-0 kazandi. Leylanin ilk voleybal maci oldugundan pek bir heyecanla seyretti. Birde Katardaki hepsi olmasa da yine ailece gelen Turklerin cocuklarida salonda olunca keyfi dahada artti. Kendini bir anda Istanbulda gibi hissetti. Kenyalilarin ruhunda renk ve sov var.Skor aleyhte olsa dahi adamlar o renkli tezahuratlarini birakmiyorlar. Dolayisi ile bizim tribun tezahuratta her ne kadar futbol ruhunu yansitsada eninde sonunda Fener icin bagirindik. Simdi Cumaya yari finali bekliyoruz.

Turkiyeden Katar'a tasinirken berber problemi hic aklima gelmemisti...ancak komik olan bizim buradaki berberlerinde neredeyse hepsi Turk..ayrica kasaplarda Turk..yani kesme ve bicme isinde olanlar Turkiyeden...

Sac konusunda aileden gelen bir sans herhalde pek parlak degilim.Ama hicbir zamanda cok uzun sacli olmayi sevmem. Kisa araliklarla sac kestirmek hep tercihim olmustur.AlKhor'a tasindiktan sonra uzun sure bizim Community icerisindeki berbere gittim...Sansima hep Suriyeli berber dustugu icin songunlerdeki malum durumlardan guvenligim acisindan gitememeye karar verdim:))))
Ve AlKhor'un ana caddesi uzuerindeki Kardelan Berber Salonunu denedim.Suleyman Antakyadan Katar'a 6 ay once gelmis. Abisi ise 7 senedir Katarda yasiyormus. AlKhor sosyal olarak yeni yeni gelistiginden ozellikle gencler icin pek yapacak bir sey olmadigindan bahsetti. Haksiz sayilmaz ama hayatta her aldigimizin bir karsiligi var.Bunu hergun tekrar tekrar ogrenip goruyoruz muhtemelen hepimiz.
Genc ama eli cabuk ve duzgun sac kesiyor.Malum yurtdisindaki turk aliskanligi zar zor para odedim.Ama tekrar gidecegim kesin.